Cehennemin ne olduğunu biliyor musun?
Bu Roma İmparatorluğu döneminde Kudüs'te gömülmek için yeterli parası olmayan kişilerin konulduğu derin olmayan açık mezarları tanımlamak için kullanılan bir terimdi. Ve sığ bir mezarda yatmak lanetlenmek demekti., çünkü geceleri sırtlanlar ve vahşi köpekler bu cesetleri bulup yerlerdi. Ve ceset parçalanıp yendiği için de bu varlıkların cennete asla gidemeyeceklerine inanılırdı. İşte terimin gerçek anlamı buydu. Ancak, daha sonraları vaizler, rahipler ve din onun bir işkence yeri olduğuna karar verdi.
Öģrenci: Şey, ben İncil'imi sürekli okurum ve İncil cehennemi vurguluyor.
Ramtha: İncil'i kim yazdı?
Öğrenci: Değişik kişiler ...
Ramtha: Onlar kimdi? İnsan mı?
Öğrenci: Bilmiyorum.
Ramtha: İnsandı.
Yanan bir ateş gölü bulmak için dünyanızın derinlerine baktım, ve onu bulamadım. Bir işkence yeri bulmak için evreninizin en uzak köşelerine gittim, onu orada bulamadım. Ve döndüğüm zaman, onu, ona ve cehenneme inananların kalplerinde buldum. Ama, böyle bir yer yoktur.
Öğrenci: İyi, böyle düşündüğüne sevindim.
Ramtha: Düşünmüyorum, böyle olduğunu biliyorum.
Öğrenci: Biliyor musun, bizi böylesine çok seven Tanrı, yaptığımız küçücük bir hata yüzünden bizi ateşte yanmak üzere cehenneme gönderen aynı Tanrı olamaz.
Ramtha: Doğru. Tanrı hiç kimse için bir işkence yeri yaratmadı. Siz Tanrı tarafından yaratılmadınız mı?
Öğrenci: Evet.
Ramtha: Tanrı tarafından yaratıldığınıza göre, Tanrı sizin içinizde değil mi?
Öğrenci: Tanrı benim içimde. Tanrı'yı seviyorum.
Ramtha: Ama, sen Tanrı'nın bir parçası değilmisin?
Öğrenci: Öyle miyim?
Ramtha: Elbette.
Öğrenci: Bu benim için çok şey ifade ediyor.
Ramtha: Sevgili kadın, Tanrı her şey olduğuna göre, eğer seni kendisinden yaratmaktadır, başka nereden yaratacaktır? Sen Tanrısın. Öyleyse, Tanrı kendini neden bir ateş çukuruna atsın ve kendisi olan yaşamın bir parçası olan ve yanlış denen bir şeyi yaptığı için kendini sevmesin?
Sana büyük bir gerçeği söyleyeceğim: İnsan, kardeşlerini yönetmek üzere kullanmak için Tanrı imajları yaratmıştır.
